31 Temmuz 2013 Çarşamba

Dönüş- Ayşe Kulin


Gerçekler acıdır,acıtır ve incitir.


Dönüş, aldatmanın,aldatılmanın ,acının ve acıya rağmen affetmenin anlatıldığı bir kitap .
Akıcı diliyle insanı sıkmayan çabucak biten ve bazı bölümleri insanın içine yumru gibi oturan bir Ayşe Kulin klasiği.

Ve bir devam kitabıymış aslında Dönüş.Alırken ya da almayı düşünürken araştırmadığım için süpriz oldu.Arka kapak yazısında da belirtmeyince okurken bir aaa dedim,bunlar bildiğim karakterler,olay bildiğim  olay .Sadece zaman geçmiş olayın üstünden ve biz şimdi o olaydan sonra kahramanlarımız neler yapmış onları okuyoruz.

Diyeceksiniz şimdi sadede gel hangi kitabın devamı,hangi karakterler bunlar.Haklısınız bir başlayınca duramıyorum:)

Gizli Anların Yolcusu, kitabının devamı sayılır bu kitap.
( Bu iki kitap arasında bir de ''Bora'nın Kitabı'' var ama ben okumadım onu.)
Sayılır diyorum çünkü bu kitabı anlayabilmek için diğerini okumak şart değil .Kitabın konusu zaten kahramanın iki yıldır kendinden saklanan herşeyi öğrenmesi olduğu için  olayları bir itiraf şeklinde tekrar dinliyoruz  farklı karakterlerin ağzından.

Kitabın kahramanı Derya isminde  genç bir kız.
Bizim ilk kitapta bildiklerimizi öğreniyor Derya.Annesine ait bir şapka kutusunda bulduğu mektuplar hayatını yönünü değiştiriyor bir anda.Önce bu gerçekleri ondan saklayan annesinden kaçıp yollara düşüyor.Öğrendiği gerçeklerden- ki bunlar öyle çabuk kabul edilir şeyler değil- sonra ise babasından kaçmak istiyor.Aslında nereye giderse gitsin bu gerçeklerden kaçış olmadığını biliyor .Yalnız kalmak ve tüm bu olanları sindirebilmek istiyor sadece.
Ve yine başka bir gerçekle karşı karşıya kalınca anlıyor ,
aslında affetmenin affetmemekten daha iyi olduğunu ...

Keyifli okumalar...

26 Temmuz 2013 Cuma

Tatilden Bize Kalanlar...

Tatil benim için; eğlenmek ,dinlenmek( ki kısa olduğu için bunu pek yapamıyoruz ),gezmek ,yeni yerler görmek  kadar geride güzel anılar bırakmak için de harika bir fırsattır.Her tatil sonrası bir hafta hiç aralıksız fotoğraflara bakarım.Tekrar anar tekrar mutlu olurum.
Ve hemen yaptırırım fotoğrafları , asarım duvara anılarımızı.

Hızımı alamaz bir de eskileri dökerim ortaya.Eşimle bildiğimiz şeyleri tekrar tekrar konuşur güleriz mesala.Kendimize  bakarız yıllar içinde ne kadar değişmişiz diye.Beğeniriz,bazen beğenmez dalga geçeriz,güleriz ,şöyle çıkmışım ya da nasıl çekmişsin der eğleniriz ve şükrederiz.
Ama Utku Ege doğduğundan itibaren bu seramonide öncelik onun.Bu defa oturur onu inceleriz tek tek her fotoğrafta.Hayrete düşeriz aslında tanık olduğumuz değişim karşısında.
Çünkü bizdeki saç ,baş,kilo ya da  çizgi gibi değil ondaki değişiklik.
Bir küçük adam büyüyor gözümüzün önünde ,fotoğrafların içinde. 

tosbikli ilk tatilimiz
Daha dün gibi Utku Ege'li ilk tatilimiz.Henüz 9 aylık dört dişli bir canavardı.Suyu sever mi,girer mi,üşür mü,üşütür müyüz,zor mu yoksa  kolay mı geçer tarzı binbir soru ile çıkmıştık ilk yolculuğa.Ama kuzum değil bize zorluk çıkarmak çok eğlenceli harika bir tatil geçirtmişti.Sudan çıkmak bilmemiş,haliyle çok yorulmuş ve bütün akşam uyumuş bize rahatça dolaşmak için fırsat vermişti.Hiç unutmam havuzda denizde oğlumuz ile eğlenceli halimize tanık olan bir teyze ''şimdiki anne babalar çok cesur hiçbir şeyden geri kalmıyorlar maşallah ,bizim aklımız çıkardı el kadar çocukla tatile çıkmaya''  demişti.Evet bizim de aklımız çıkmıştı ama her şeyi ona ve onun rahatına ,sağlığına göre organize etmiştik  ve bu hem onun, hem bizim güzel bir tatil geçirmemizi sağlamıştı.O yüzden o  fotoğraflarda hem o hem biz hep gülüyorduk.

bu seneki tatilimizden

Tabi oğluşum bebekliğine gelen o iki  tatili hatırlamıyor haliyle.Şimdi fotoğraflarda ,videolarda görüyor nasıl eğlendiğini.Ama biliyorum ki geçen yıl ve bu yılki tatil  mutlu çocukluk anılarının en güzel yerine kurulacak.Belki yıllar sonra genç bir delikanlı iken tekrar  aynı yerlere gittiğinde birden karşısına dikiliverecek.Çocuk kalbiyle attığı şen kahkahalar çalınacak kulağına,yediği dondurmanın tadı gelecek damağına ,anne ve babasının genç hali saracak kollarını ,öpecek yanaklarını ve o zaman yüzünde mutlu bir tebessüm  belirecek.Ve belki bizi aramak geçecek içinden ya da arayacak kimbilir  ve biz yine  mutlu olacağız.Onun sesi ile birlikte biz de anılara doğru yolculuğa çıkacak ,ne çabuk büyüdü değil mi diyecek ,albümü alıp kucağımıza aynı fotoğraflara aynı yorumları yapıp güleceğiz ve yine mutlu olacağız .  

İşte bu yüzden seviyorum ben tatilleri,
 bu yüzden seviyorum mutlu,güzel  anılar biriktirmeyi
 ve işte bu yüzden seviyorum ben  fotoğraflara tekrar tekrar bakmayı
ve  ardımızda güzel ve mutlu anılar bırakarak yol almayı...

herkese geride güzel anılar bırakacak güzel günler ve mutlu hafta sonları  diliyorum.
 

23 Temmuz 2013 Salı

Kardeşimin Hikayesi-Zülfü Livaneli



Kardeşimin Hikayesi,Zülfü Livaneli'nin okuduğum diğer kitaplarına hem konu hem kurgu bakımından benzemeyen bir kitabı.İç içe hikayelerden oluşan, aşkın karmaşıklığını ve tehlikelerini anlatan, biraz da polisiye tadında bir kitap.

Gelelim kısaca konusuna:

Emekli bir inşaat mühendisinin sakin ve kitaplar içinde geçen hayatı,inzivaya çekildiği köyde işlenen bir cinayet ile birden hareketlenir.Cinayetle ilgili araştırma yapan genç ,güzel bir gazeteci kız ,cinayetin işlendiği gece orada olan kahramanımız ile röportaj yapmak için kapısını çalar ve işte tüm hikaye orada başlar.
Gazeteci kızın merakını  garip kişiliği ve anlattığı hikayeler ile çeken kahramanınız cinayetten çok kardeşinin hikayesi ile adeta kızı esir alır ve modern bir binbir gece masalı başlar.
Ancak bu kez Şehrazat erkektir.

Kahramamın kişiliğindeki ayrımtılardan  sonucu tahmin etmek zor  olmadı benim açımdan.
Ama okuduğum hikayenin yazılış nedeni ortaya çıkınca biraz şaşırmadım desem yalan olur.
Okuyun derim ,seveceğinize eminim...
İyi okumalar.

22 Temmuz 2013 Pazartesi

Ece Aymer Craft House -Kurs Günleri 2-Devam Ediyor

İkinci kurs günü biraz bereketli geçti.Bazı işlerin ön hazırlığını  da yaptığım için eve elim dolu döndüm  desem yeri.Panolardan burada bahsetmiştim.Onun dışında iki ürün daha bitirdim.
Biri  mutfak panosu ,diğeri üçlü kalpli çerçeve.
Her yaptığımız ürün de farklı teknik deniyoruz.
Mesala bu panoda kumaş yuvalama ve hamur kabartma yaptık.

Kurdelaları bazı yerlerde hamurun içinden geçirerek bağladık çok değişik ve şık oldu.
Bu panoyu ablama hediye ettim ,şimdi onun mutfağını süslüyor.

Diğer biten ürün  var şimdi sırada...

Her bir çerçeve da farklı teknik uyguladık.İlkinde yağlı boya eskitme,ikincisinde rölyef kabartma ve üçüncüsünde doku çalışması yaptık.Sonra üzerlerine yazı ve mühür bastık.
Görüldüğü üzere ilk çerçevedeki yazılar  pek tutmadı, aman ne yapalım o da nazar boncuğu oluversin artık:).

Benim en beğendiğim çalışma bu oldu .
O dokuya,üzerindeki mühürlere özellikle kırmızı olana bayıldım.
Sonra dikkatimi çekti.Bu aralar bu yazı ve mühürlere takmışım ben.Hani burada bahsettiğim English Home'dan aldığım ve yastık yaptığım kumaş da böyleydi.
Birşeye taktı mı takıyorum galiba:)

Haftanız güzel  ve huzurlu geçsin.
Sevgiyle ve mutlu kalın.

15 Temmuz 2013 Pazartesi

Ece Aymer Craft House -Kurs Günleri 2

Uzun bir ara oldu sanırım ikinci kurs çalışmalarını yayınlamayalı.Aslında o kadar sevdim ki bu çalışmayı  hemen yayınlamaktı niyetim ama kısmet olmadı.Malum o sıralar  hiç kimsenin içinden gelmiyordu yayın yapmak.O nedenle bugüne kaldı.

Daha önce  burada söylediğim gibi ilk hafta hazırlıksız gittiğim için tek ürün ile günü tamamlamıştım.İkinci derse hazırlıklı gitmek için ilk kurs bitiminde bu üçlü panoyu aldım ve  evde ön hazırlığını yaptım.21 cm lik kare panoların desenini ilk ders seçmiştim.Belki fotoğraftan belli olmaz çiçek ve kelebeğin fonu sanki keten ya da çuval gibi birşey.Salonumun perde ve yastıkları da keten tarzı kumaş olduğu için yakışacağını düşündüm ne çıkan sonuç beni çok memnun etti,çok beğendim.
Tek sorun yan yüzlerin öne göre düz kalmasıydı ,bunu hocamız ile paylaştım
  ve doku çalışması yaparak bir çözüm bulduk. 

İkinci derste ilk işimiz panoların yan yüzlerine doku çalışması yapmak oldu.Böylece fondaki  çuval görüntüsünü yakın bir görüntü elde ettik.Daha sonra dekupaj kağıtlarını yapıştırdık ve son olarak kenarlara stencil çalışması yaptık.Çiçekli olanların ön yüzüne yan yüzeylere  damga ve yazı desenli mühür bastık.
Ve ortaya bu şık panolar çıktı.
  




Bu güzeller şimdi salonumun duvarını süslüyorlar.Gelip geçerken gülümseyip bir göz kırpıyorum ve yaptığım işten acayip mutlu oluyorum.
Siz de beğendiniz mi ,yoksa ben yaptığım işin hazzı ile abartıyor muyum.
Ne dersiniz?

Tatil Biter, İş Başlar...

Ve bir tatilin daha sonuna geldik, döndük yine kürkçü dükkanına.Hem tatil sonrası ilk iş günü, hem pazartesi nasıl akşam olur bilinmez.Elimden gelen tek şey haftaya güzel dileklerle başlamak.
Herkese keyifli ve mutlu  bir hafta diliyorum.
gülümsemeyi unutmayın:)

9 Temmuz 2013 Salı

Hayırlı Ramazanlar...

Ramazan ayının ilk gününde oruçlarımızı açmaya az kalmışken ve Yaradan bize bu gücü vermiş bize iftara yaklaştırmışken ben de tüm İslam aleminin bu özel ayını kutlamak istedim.
On bir ayın sultanı Ramazan Ayının tüm inananlara sağlık,mutluluk, huzur ve bereket getirmesini dilerim.
Sevdiklerimizle oturacak bereketli sofralarımızda ihtiyacı olanlara da yer açmak dileğiyle.
Herkese hayırlı ramazanlar...